Kurumsal Mutluluk

Şu fotoğraftamutluki masal kahramanının yüz ifadesinden ne kadar mutlu baktığı, heyecanlı olduğu nasıl da güzel görünüyor. Yıllar önce çektiğim bir fotoğraftı bu. Buna bakınca düşünmeden edemedim, aslında mutluluk hayatın her alanında eşit derecede değerli ve önemli bir kavram, hatta mutluluğa en temel öneme sahip kişisel değerlerden biri demek bile mümkün olabilir, çünkü hayatta yaptığımız herşeyin temelinde ulaşılan ve bunu neden yapıyorum sorusunun cevabı olan birkaç temel değerden bir tanesi.

Ama ne yazık ki her zaman olmasa da zaman zaman, kurumsal hayatta unutulan, ya da çok da önemsenmeyen, belki de kelime olarak akla gelmeyen bir değer olduğunu düşünüyorum mutluluğun. Çalışan memnuniyeti diyoruz, çalışan memnuniyetini arttırmaya yönelik araştırmalar, çalışmalar yapıyoruz ancak, çalışan mutluluğu bazen göz ardı edilebiliyor. Oysa ki kurumun başarısında en önemli yol, mutlu ve gülümseyen çalışanları barındırıyor olmasından geçiyor. Hatta biraz da iddialı bir cümle olacak ama memnun olmak, her zaman mutlu olmayı beraberinde getirmeyedebiliyor. Zaman zaman duyarız, işyerinin şartları iyi ama ben pek mutlu değilim…

İşyerinde mutluluk bana göre Pazartesi sendromunu ortadan kaldırıyor, işe gitmeyi heyecanlı hale getiriyor, yaratıcılığı kuvvetlendiriyor, performansı arttırıyor, ilişkileri ve iletişimi güçlendiriyor, eğlenen, gülümseyen, üreten çalışanları beraberinde getiriyor, çalışanların kendilerini içinde bulundukları kurumun bir parçası, ailenin bir üyesi gibi görmelerini ve öyle davranmalarını sağlıyor.

Şartlar belli bir düzeyde memnuniyeti sağlayabiliyor. Ancak çalışan bulunduğu kurumda kendini mutlu hissetmiyorsa, sıklıkla motivasyonunun düşük olduğunu ifade ediyorsa, kurumun sağladığı şartlardan memnun da olsa, performansının tam da kapasitesi ile uyumlu ortaya çıkıyor olması çok da olası olmayabiliyor. Böyle durumdaki bir çalışan, görev tanımı ile ondan istenenleri en temel düzeyde yapıyor olabilir, ama bir kuruma hızlı yol aldırtan en önemli şeylerin, yaratıcı fikirler, daha iyi ve farklı nasıl yaparız konuşmaları olduğu unutulmamalıdır.

Kurumsal mutluluğun direkt parasal kaynaklardan daha farklı etkenlerden etkilendiği düşünülüyor. Elbette hayatı idame ettirmek için parasal kısım önemli ancak, onunla beraber çok önemli noktaları da göz ardı etmemek lazım. Mesela kurum içi uyum, yerleşik kurum kültürü, çalışanın sağlığı ve güvenliği ile ilgili gösterilen özen, işyeri standartlarının varlığı, iş ve özel hayat dengesine kurum yönetiminin gösterdiği dikkat, kişisel gelişim olanakları, işyeri düzeninin, işyerinde geçirilen yoğun saatlerin yanı sıra, çalışanların eğlenmelerini, dinlenmelerini destekleyecek şekilde oluşturuluyor olması, yönetim/çalışan iletişiminin güçlü, açık ve güvene dayanıyor olması, çalışanalarını birbirleri ile olan iletişiminin açık, güçlü ve güvene dayanıyor olması, çalışanların şirketin bütününe olan katkılarının, yaptıkları işin bütün işler içindeki yerinin ve öneminin farkında olmalarının sağlanması gibi bazı etkenler, çalışanların mutluluğuna direkt etki eden etkenler arasında sayılıyor.

Sanayileşme, iş bölümü, işlerde özelleşme gibi kavramlardan sonra, herkesin çok net bildiği üzere, kurumlarda çalışanın önemi ile ilgili farkındalık ciddi anlamda değişti. Fakat sanayileşmenin üzerinden geçen uzun yıllara karşılık, çalışanların sadece sahip oldukları görevi yerine getiren bireyler oldukları üzerine yapılandırılan kurumlarda 21. yüzyılda gözlenecek en büyük problem, çalışan mutsuzluğu olacaktır. Çalışan mutsuzluğunun beraberinde getireceği en keskin problemler de verimlilikte ve karlılıkta beklenen artışın yakalanamaması, yeni yüzyılın en önemli rekabet avantajını sağlayacak olan yaratıcılığın harekete geçememesi, artan eleman giriş çıkışları, beklenen düzeyde müşteri memnuniyetinin ve mutluluğunun yakalanamayışı gibi aslında kurumsal başarı üzerinde çok ciddi etkisi olan problemler olacaktır.

Unutulmamalıdır ki, her zaman çalışan = çalıştığı kurumdur. Ve yine unutulmamalıdır ki, herhangi bir kurumun çağrı merkezinden, veya servis elemanından, santral görevlisinden veya ön bürosundan alınacak en ufak bir eksik veya hatalı hizmet, o kurumun iş ortakları ve/veya müşterileri tarafında kurumun kimliğine yönelik bir olumsuz bir yargıya dönüşebilecektir.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.