Archive | 01 Aralık 2014

Mutluluk

happiness-is-freeHayat ne demek? Beş harfle ifade edilen bir sözcük ama aslında içi o kadar dolu ki. Bazen bu dopdolu kavramı sadece tek bir şeye bağlayıp sadece tek bir şeyle eşleştiriyoruz ne yazık ki. Aslında hayat içinde çeşitlilik ve çokluk barındırır. Hayat aslında bir vektörler bileşkesi gibidir, birçok parçadan oluşan bir bütündür. Bazen o çeşitliliği ve çokluğu görmediğimizde tek bir alana sıkışıp kalıyoruz, tam da tanımıyla dar alanda kısa paslaşır hale getiriveriyoruz kendimizi bir anda.

Oysa hayatın çeşitliliğini fark etmek, hayatın anlamı olan mutluluğu da çeşitliliklerle eşleştirmek demek oluyor. Mutluluk en derindeki öz değerlerimizden  bir tanesi, yaptığımız pek çok şeyi en derinde mutlu olmak için yapıyoruz. Mutluluğu teklikle değil de çoklukla eşleştirince mutluluk bazen bir kuşun kanadında, bazen aldığımız bir haberde, bazen yağan karda, bazen yeni bulunan işte, bazen uçan bir balonda, bazen bir merhabada, bazen parlayan güneşte, bazen açan çiçekte, bazen küçücük bir notta, bazen sımsıcak bir sarılmada, bazen sabah sağlıkla uyanmakta, bazen güzelce dalınan bir uykuda, aslında her yerde, ama sadece bizim baktığımız ve görmek istediğimiz her yerde. Mutluluk bizim gözümüzde, bizim algımızda, bizim beynimizde. Beynimizin her saniye milyonlarca bilgiyi aldığı, ancak bunların içinden çok çok küçük bir kısmını işlediği düşünülürse, algıladıklarımız biraz da bizim seçtiklerimizle sınırlı.

Belki de sıkıntı sadece kendi yaptığımız mutluluk tanımlamalarımızın ardından ortaya çıkan algımızda. O kadar sınırlayıcı tanımlar yapıyoruz ki bazen, mutlu olmak imkansız hale geliyor veya mutluluk erişilmesi çok zor hedeflere bağlanıyor. Aslında özgür bırakmak lazım mutluluğu. Milyonlarca bilginin içinden seçerken, bizi mutlu edenleri, yolunda gidenleri ve gitmeyenlere karşın yapabileceklerimizi fark ettiren şeyleri seçmemek neden?

Hadi gelin hayatınıza çok farklı açılardan bir bakın, dışından, içinden, üstünden, karşısından, yanından bir çok yerinden görün yaşadığınız hayatı. İki boyuttan çıkın, üç, dört, beş ve daha fazla boyuttan bakın, bir fotoğraf gibi görmek yerine bütün renklerle ve şekillerle fark edin. Sonra da irili ufaklı ne kadar çok şey var mutlulukla eşleşebilecek ona da bir bakın ve izin verin mutlu olmaya ve fark edin mutlu olacak neler olduğunu ve bu farkındalığı yansıtın çevrenize. Eğer bunları yapanlardan biriyseniz, sorumluluğunuz daha da büyük, öğretin çevrenizdekilere böyle olmayı.

Mutlu ama musmutlu bir hayata…