Değerler, değerlerimiz, en kıymetli mirasımız, en gizli define sandığımız, en güçlü gücümüz. Genetik nasıl nesilden nesile taşınan fiziksel mirasımızsa, değerler de nesilden nesile taşınan özdeki ve en derindeki mirasımız. Sevgi, mutluluk, bağlılık, dürüstlük, etik, disiplin, cesaret, özgürlük, tevazu, güven ve daha pek çoğu. Sanki insanın içine işliyorlar, sanki eli ve kolu gibi oluyorlar. Bunları unutmamak, aktarmak, yaşatmak, davranışlarımıza yansıtarak paylaşmak hepimizin üzerine düşen birinci görev olmalı inancındayım. Değerler bize ait ama paylaşmak üzere bize ait, ailemize, sevdiklerimize, dost ve arkadaşlarımıza, çocuklarımıza, çalıştığımız kurumlara, birlikte yaşadığımız, birlikte çalıştığımız insanlara, topluma, ülkemize aktarmak üzere. Önce fark etmek lazım en derinden sahip olduğumuz değerleri, sonra onları nasıl yaşama aktardığımızı, sonra da yaşam koşturmacası içinde atladıklarımız varsa bulup çıkarmak lazım ortaya. Ülkemizin ortak değerlerini unutmamak lazım, çocuklarımıza aktarmak lazım, gençlerimizle paylaşmak lazım. En temel değerimiz olan sevgiyi bir tutkal gibi kullanmak lazım hayatın her alanında. Değerlerin bugünden geleceğe giden yolun yol çizgilerini, yolun alt yapısını, yolun aydınlatmasını ve yolun yönünü gösteren yol göstericilerimiz olduğunu hiç unutmamak lazım. Sahip olmak ve sahip çıkmak lazım, farkındalıkla, bilerek ve isteyerek …