Geçenlerde bir sohbet sırasında konu bizlerin gençliğine gitti. “Eskiden biz” kelimeleri ile başlayan ve “yolda yürürken bile birbirimize gülümserdik, günaydın derdik, selam verirdik”, gibi kelimelerle devam eden cümleler doldurdu sohbetin içini.
Zaten insanların birbirlerine günaydın deme, selam verme meselelerinde yaşanan kayıplar, kesintiler ve eksilmeler takıntılı konularımdan olduğu için her zaman gündemimdedirler. Hatta verdiğim eğitimlerin neredeyse hepsinde mutlaka bir günaydın meselesi konuşur, sonra da günaydın egzersizi yaptırırım katılımcılarıma.
Arkadaş sohbetine geri dönersek, zaten yoğun bir şekilde gündemimde olan bir konu olduğu için olsa gerek, arkadaşlarım “o eski günleri” yad ederken, benim zihnimin içinde de bir kaç soru belirdi, “Acaba biz bütün bunları neden kaybettik, nerelerde düşürdük?”
Derken içimdeki koçluk yanım devreye girdi ve bana şöyle seslendi: Nazlıcım biz “neden” sorusu sormayız, ilgi alanımızı “bugünden sonra nasıl yaparız mevzusuna” odaklamalıyız.
Ben de o sesi dinledim ve sorumu şu hale dönüştürdüm: Yine o yad ettiğimiz eski günlerdeki gibi birbirimize günaydın demek, selam vermek, gülümsemek ve bu konuda yeni nesillere örnek olmak için ne yapmak lazım? Biraz düşünmek fena mı olur dedim kendi kendime.
Aslında bu konu sadece benim değil, hepimizin konusu olmalı diye düşündüm hemen ardından. Düşünsenize, bir anda bu diyarlara bir sihirli değnek dokunsa ve otobüste, minibüste, yolda yürürken, bir dükkana girdiğimizde, asansöre bindiğimizde, çalıştığımız yerlerin kapısından girdiğimizde bir anda bir baksak ve görsek ki, herkes birbirine günaydın diyor, gülümsüyor, selam veriyor ve hatta hatır soruyor. Sonrasında neler farklı olurdu sizce? Bir hayal etsenize…
Sihirli değneğin dokunmasını beklemeden, bu hafta sonu başlasak mı denemeye, ne dersiniz?
Belirli bir yaşın üzerindekiler, yani bizler bunu uyguluyoruz ama azınlıktayız. Görüşlerinize katılıyorum, bir güler yüzü, bir günaydını neden başkalarından esirgiyoruz? Hassasiyetiniz için teşekkürler, elinize sağlık.
Ben de teşekkür ederim Gürcan Bey
Ben azimle denemeye devam ediyorum Nazlı’cım. Vaz geçmezsek örnek olmaya devam edebilir ve başkalarının da bunu hatırlamalarında bir etki alanı yaratabiliriz diye düşünüyorum.
Kesinlikle katılıyorum İlknurcum 🙂
Bir genç olarak genelde karşılaşıp göz göze geldiğim insanlara hafifçe gülümseyim başımla selam veriyorum. Sizlere de selamlar sevgiler Nazlı Hanım ve kıymetli okuyucuları🖐🏻🌺
Ne güzel paylaşım 🙂